26 Kasım 2008 Çarşamba

YAKARIŞ - Harun Bozkurt

Ya Rab…!
Senin ilmine, izzetine;
Akıllar her dem nadan kalır.
Senin ekmel-i kudretine
Bakanlar görür, hayran kalır.

Yakışır yücelik şanına.
Erdi kulların ihsanına.
Yoktan, var olma sanatına,
Kavuşanlar hep şükran kalır.

Sendedir bütün güzellikler.
Sana amade gizlilikler.
Esmanda olan özellikler,
Kime sunulsa sultan kalır.

Sana teslim olan bir insan,
Hem mümindir hem de Müslüman.
Seni arzulayan her bir can,
Dünyada daim hicran kalır.

Sana yönelir hep bilenler.
Seninle yücelir bedenler.
Senden özgesine gidenler,
İki cihanda hüsran kalır.

Girerken kader denen yola,
Hayırlar bize ihsan ola.
Sana isyankâr olan kula,
Hayat, ebedi zindan kalır.

Bir lütuftur dua, edene.
İkramdır, sana yönelene.
İnat edip yüz çevirene.
Bütün mevsimler hazan kalır.

Serdin önümüze serveti.
Suyla indirdin bereketi.
Bahşettiğin türlü nimeti,
İnkâr edenler küfran kalır.

Gönderdin nebileri Zişan.
Kitaplar indirdin uyaran.
Emirlerine karşı duran,
Bütün acziyle üryan kalır.

Kudretini anlatır zerrat.
İlminle döner hep seyyarat.
Tecellini yansıtan mirat,
Didar olana ayan kalır.

Nurunla tutuşur felekler.
Emrinle uçuşur melekler.
Aşkınla çarpan saf yürekler,
Bu dünyada hep Suzan kalır.

Ya Rab…!
Garip aşık mest hikmetine,
Muhtaçtır sonsuz himmetine.
Müminlerle bir, cennetine
Girse daima şadan kalır.

Harun Bozkurt

Hiç yorum yok: